CHP’li Ulaş Karasu, Sivas’taki Okul Şiddeti Olayını ve Hükümetin Sorumluluğunu Eleştirdi

CHP’li Ulaş Karasu’dan Sivas’ta Okul Şiddetine Sert Eleştiri

Sivas’ta Necip Fazıl Kısakürek Kız Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi öğrencilerinin yaşadığı şiddet olayı, eğitimdeki güvenlik sorunlarını tekrar gündeme getirdi. Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkan Yardımcısı ve Sivas Milletvekili Ulaş Karasu, olayın ardından yaptığı açıklamada, hükümetin eğitimde yaşanan bu tür olumsuzluklara göz yumduğunu belirtti.

Karasu, şiddet olayını şu sözlerle dile getirdi: “Bir kız öğrenci, hem okuldan hem dışardan gelen yaşıtları tarafından sınıfın ortasında dövülüyor, küfür edilerek, tekmelenerek ve saçından sürükleniyor. Olay, öğretmenlerin ve müdürlerin gözü önünde gerçekleşiyor. Maalesef okullarımızda çocuklarımızı şiddetten koruyacak eğitimciler, güvenlik personeli bulunmuyor. Ülkemizde adalet ve güvenlik sisteminin yetersizliği, şiddet faillerine hak ettikleri cezayı vermemesi nedeniyle okullarımız, şiddetin ve güvensizliğin adresi haline geldi.”

Yasal Kararlar ve Gerçekler

2021 yılında, 20. Milli Eğitim Şurası’nda, “Eğitim kurumlarına uzman kütüphaneci, sağlık personeli (hemşire), teknik eleman, temizlik ve güvenlik personeli istihdam edilmelidir” kararı alınmasına rağmen, birçok okulda bu hizmetler yok veya velilerden toplanan paralarla sağlanıyor. Ayrıca, yıllık yaklaşık 32 milyar lira maliyetle her okula bir güvenlik görevlisi atanması mümkün iken, iktidarın bütçe ayıramaması dikkat çekiyor.

Karasu, şunları ekledi: “Okul içi ve çevresinde güvenliği sağlamak Milli Eğitim Bakanlığı’nın sorumluluğudur. Bu olay sadece bir kız çocuğunun dramı değil, aynı zamanda devletin çocuklarını koruyamama halidir. Bakan Yusuf Tekin’e çağrıda bulunuyoruz: Laiklik ve karma eğitimle uğraşmak yerine, okullardaki şiddet olaylarına ve çocuklarımızın güvenliğine odaklansınlar!”

Sorumluluk ve Sonuç

Karasu, olayın faillerinin yanı sıra, olayın takipçisi olacağını belirterek, “Görevli yöneticiler ve öğretmenler hakkında gerekli soruşturmayı yapacağım” dedi. Bu olay, eğitim sistemindeki güvenlik açıklarını ve devletin çocukları koruma konusunda yetersizliğini ortaya koydu.