Milli Parklar Kanunu ve Kanun Teklifi Yeni Düzenlemeleri Getiriyor

AK Parti Sivas Milletvekili Rukiye Genç Toy ve AK Parti Konya Milletvekili Mehmet Baykan’ın imzasını taşıyan Milli Parklar Kanunu ve Bazı Kanunlar ile 375 Sayılı Kanun Hükmünde Kararname’de Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi, geçtiğimiz hafta TBMM’ye sunuldu. Peki, bu yeni teklif neleri içeriyor?

Gelişmiş yasal düzenlemeyle, milli parkların korunması ve sürdürülebilir yönetimi amacıyla önemli adımlar atılıyor. Mevcut yasa kapsamında milli park alanlarında verilmiş izinlerde Orman Kanunu hükümleri uygulanıyor. Ancak yeni düzenlemede, bu alanlarda hassas korunmanın sağlanması adına, izinler yalnızca kamu yararı öne çıkan ve zaruri faaliyetlerle sınırlı olacak. Teklifte, izinlere ilişkin bazı maddelerin değişiklik öngörülmüyor; özellikle yapılaşma izinleri aynen kalırken, kaçak yapıların mahkeme kararı beklenmek zorunda olmadan yıkılabilmesine imkan tanınıyor. Ayrıca, av ve doğa koruma memuru sayısının artırılması ve kanuna aykırı davrananlara yönelik hapis ve para cezalarının yükseltilmesine yönelik düzenlemeler getiriliyor.

Yeni kanun ile, milli parkların altyapı hizmetleri yalnızca temel ihtiyaçlar ve zorunlu projelerle sınırlandırılıyor. Elektrik, su, ulaşım ve iletişim altyapısı gibi hizmetlerin kullanımıyla doğal yaşamın korunması hedefleniyor. Bu sayede, doğal yapıya ve ekosisteme zarar vermeden sürdürülebilir bir yönetim modeli benimseniyor. Ayrıca, nesli tükenmekte olan türlerin korunması ve doğal hayatın devamlılığını sağlamak adına yeni düzenlemelerde önemli değişiklikler bulunuyor.

Biyolojik çeşitlilik ve doğa koruma güçleniyor

Yeni teklif, nesli tehlike altında olan bitki ve hayvan türlerinin korunması için yasal güvence getiriyor. Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü’ne denetim ve yaptırım yetkisi veriliyor. Çevreyi kirletenlere, izinsiz yapılaşma veya doğal dengeyi bozanlara 1 yıldan 3 yıla kadar hapis ve yüksek para cezaları öngörülüyor. Bu düzenlemeler, çevreye ve doğaya zarar verenlerin caydırılması amacıyla planlanıyor.

Yerel halk ve yatırımlar arasındaki denge gözetiliyor

Yeni düzenleme, alan kılavuzu ve av ve doğa koruma memuru gibi tanımlar getirerek yerel halkın eğitilmesine ve koruma süreçlerine katılımına imkan sağlıyor. Bu sayede, bölge halklarının doğal yaşamın korunması çalışmalarında aktif rol almaları ve bilinçlenmeleri amaçlanıyor. Ayrıca, milli park alanlarındaki altyapı ve hizmet yatırımlarında sadece zorunlu ve temel ihtiyaçlara yönelik izinler verilecek. Bu sayede, ekonomik kalkınma ile çevresel koruma dengesi kuruluyor. Ayrıca, planlamalarda ve projelerde, Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü’nün yetkilerinin güçlendirilmesiyle karar alma süreçleri hızlandırılıyor.

Türkiye’nin doğal zenginlikleri korunmaya devam ediyor

Uzmanlar, bu teklifin sadece bir yasal düzenleme değil, aynı zamanda Türkiye’nin doğal mirasına sahip çıkma iradesinin güçlü bir göstergesi olduğunu belirtiyor. Gündemdeki düzenlemeler, biyolojik çeşitlilik, çevre koruma ve sürdürülebilirlik alanında yeni bir dönemi başlatmayı amaçlıyor. Bu adımlarla, gelecek nesillere daha yaşanabilir bir Türkiye bırakılması hedefleniyor.