Türkiyenin Terörle Mücadele Hamlesi ve Meclis Süreci

Türkiyenin Terörle Mücadelede Yeni Perspektifi

MHP’li Feti Yıldız, yaptığı açıklamada, Devlet Bahçeli’nin 22 Ekim 2024 tarihinde Meclis’te gerçekleşen grup toplantısında yaptığı tarihi konuşmaya vurgu yaptı. Yıldız, bu konuşmanın ve başlatılan sürecin yüzyılın en cesur kurucu siyaset hamlesi olduğunu belirtti. Terör olgusunun çağdaş devletlerin egemenlik, güvenlik ve toplumsal istikrarını sarsan çok boyutlu bir tehdit olduğunu dile getirdi. Özellikle soğuk savaş sonrası dönemde uluslararası sistemin parçalı yapısının, devlet dışı silahlı aktörlerin güç kazanmasına zemin hazırladığını aktaran Yıldız, bu aktörlerin etnik, dini veya ideolojik motivasyonlarla hareket ettiğine dikkat çekti. Günümüzde terörizmin geleneksel örgütlenme modelinden uzaklaşıp, dijital ağlar ve esnek yapılar üzerinden yürütülen hibrit bir tehdit modeline evrildiğine işaret etti. Bu yeni yapının, sadece fiziksel saldırıların değil, bilişim sistemlerine, finansal ağlara ve sosyal medyaya yönelik psikolojik operasyonların da kapsadığını vurguladı.

Mecliste Terörle Mücadelede Atılan Adımlar ve Kamuoyu Paylaşımı

Yıldız, Türkiye’nin yaklaşık yarım asırdır süregelen ve ülkenin beşeri, sosyal ve ekonomik kaynaklarına ağır yükler koyan terör sorununda tarihi bir dönemeçte olduğunu belirtti. Yürütülen yol haritasının etap etap başarıyla tamamlandığının altını çizdi. Jeopolitik konumu nedeniyle bölgesel ve küresel riskleri beraberinde taşıyan Türkiye’nin, demokrasi ve hukuk devleti ilkelerini de sürekli gözden geçirmesi gerektiğine vurgu yaptı. Bu süreçte ‘Terörsüz Türkiye’ vizyonunun, yaklaşık bir yıl önce başlatıldığını hatırlattı. Bu süreç, PKK terör örgütünün kendini feshi ve silah bırakması hedefiyle, şartsız ve amasız şekilde yürütülen uzun vadeli bir stratejik hamledir. Devlet aklının, uzun vadeli stratejik öncelikleri ve konjonktürel tepkiler arasında oluşturduğu dengeye dikkat çekti. Ayrıca, temel hak ve özgürlüklerin pazarlık konusu yapılmayacağını, devletin bu hakları tanıyıp geliştirme ve koruma sorumluluğunu üstlendiğini ifade etti. 21 Kasım Cuma günü, Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu’nun, İmralı Adası’na gidilmesi yönünde karar alacağı bilgisi paylaşıldı. Ayrıca, terör örgütü kurucusunun beyanlarını tespit etmek amacıyla, partilerden belirlenen milletvekillerinden oluşan heyetin kısa süre içerisinde adaya gideceği belirtildi. Bir siyasi partinin milletvekili vermek istememesi halinde ise kamuoyunun bilgilendirilmesi gerektiği vurgulandı.