SMA Tedavisi ve Otizm Taramasında Önemli Gelişmeler

Sağlık Bakanlığı’ndan SMA ve Otizm Çalışmalarında Önemli Adımlar

Sağlık Hizmetleri Genel Müdürlüğü Otizm, Zihinsel Özel Gereksinimler ve Nadir Hastalıklar Daire Başkanı Murat Gülşen, yaptığı açıklamalarla SMA tanısında yaşanan olumlu gelişmelere vurgu yaptı. Gülşen, çalışmalar sayesinde SMA tanılı hasta sayısında önemli bir azalma olduğunu ve tanı alan hastaların tedavi süreçlerinin başarıyla ilerlediğini belirtti.

Gülşen, TBMM Engelli Bireylerin Sorunlarını Araştırma Komisyonu’nda yaptığı konuşmada, SMA’nın geri dönüşümsüz bir sinir hücresi kaybı ve hareket problemiye yol açan nadir hastalıklar arasında yer aldığını vurguladı. Özellikle SMA Tip 1 hastalarında ilk üç ayda sinir hücresi kaybının özellikle yüzde 80 seviyesine ulaştığını ifade eden Gülşen, globaldeki tedavi yaklaşımlarının bu kaybı durdurmaya odaklandığını belirtti.

Türkiye’nin bu alanda hızlı ve etkin adımlar attığını kaydeden Gülşen, erken tanı ve tedavi sayesinde Tip 1 hastalarının, eskiden hayatta kalması neredeyse imkansızken, şimdi yürüyebilen hastalara dönüştüğünü vurguladı. SMA klinik kalite göstergeleri üzerinde çalıştıklarını ve tüm hastalara eşit kalitede tedavi ile ilaca ulaşım konusunda çalışmalar yaptıklarını belirtti.

Gülşen, SMA ile ilgili ebeveynlere yönelik tarama programları ve önleyici tedbirlerin uygulandığını söyledi. Tarama sonuçlarına göre bireyler, ücretsiz tüp bebek tedavisi imkanlarına yönlendirilerek erken müdahaleler sağlanıyor.

Otizm Tarama ve Takip Programlarıyla Erken Tanı Hedefleniyor

Murat Gülşen, aile hekimleri tarafından gerçekleştirilen 3’lü tarama programı hakkında bilgi verdi. Bu kapsamda, bugüne kadar 2.7 milyon çocuğa ulaşılmış olup, tarama sonucu risk taşıyan çocukların yüzde 2.5’inde aile hekimleri tarafından risk saptaması yapıldı.

Risk belirlenen çocukların yüzde 6’sı otizm tanısı alırken, yüzde 13’ü otizm dışı ve dikkat eksikliği hiperaktivite gibi ek tanılar ile müdahale edilmeye başlandı. Bu sayede, her beş çocuktan birinde erken otizm tanısı veya başka müdahale edilebilir tanı konmuş oluyor. Gülşen, bu süreçte aile hekimliği performans sistemine entegrasyon sağlayarak tarama oranını yüzde 100’e çıkarmayı hedeflediklerini de sözlerine ekledi.