Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan Dünya İnsani Yardım Günü’nde İnsanlık ve İş Birliği Vurgusu

Erdoğan’dan İnsani Yardım Çağrısı ve Medeniyetler İttifakı Vurgusu

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 19 Ağustos Dünya İnsani Yardım Günü kapsamında kaleme aldığı makalesinde, insani yardımın siyasetten bağımsız, vicdani bir sorumluluk olduğunu belirtti. Türkiye’nin mazlumların kimliği ve inancına bakmadan yardım elini uzatan ülkelerin başında geldiğini vurgulayan Erdoğan, kalemine şu sözlerle devam etti: “İnsani yardım, engin bir empati ve insanlık bilincinden doğan en yüce diplomasi biçimidir.”

İspanya ile Stratejik İş Birliği ve Medeniyetler İttifakı

Erdoğan, İspanya ile ilişkilerin son dönemde yakaladıkları ivmenin stratejik açıdan büyük önemi olduğunu belirtti. Akdeniz’in iki ucu arasında yer alan iki ülkenin, bölgesel ve küresel barış ile güvenlik adına ortak hedefler üzerinde çalıştığını ifade etti. Türkiye’nin NATO’daki en güvenilir müttefiklerden biri olan İspanya ile, Adana’daki Patriot Hava Savunma Sistemi örneğinde olduğu gibi gücünü ve dayanışmasını pekiştirdiğine dikkat çekti. Ayrıca, İspanya’nın Avrupa Birliği üyelik sürecine verdiği destek ve ortak projelerin, ilişkilerin derinliğini gösterdiğine vurgu yaptı.

İnsani Yardımda Türkiye’nin Öncü Rolü

Türkiye’nin, tarihinden gelen insani yardım geleneğiyle, mazlumların kimliği ve inancına bakmaksızın yardımlarını sürdürdüğünü belirten Erdoğan, 2016 yılında İstanbul’da gerçekleştirilen Birleşmiş Milletler (BM) Dünya İnsani Zirvesi’nin, Türkiye’nin insani yardım alanındaki konumunun küresel anlamda teyidi açısından dönüm noktası olduğunu kaydetti. AFAD, TİKA, Türk Kızılay, Türkiye Diyanet Vakfı ve diğer sivil toplum kuruluşlarıyla, kriz anlarının ötesinde uzun vadeli kalkınma ve dayanışma projeleri hayata geçilerek milyonlarca insanın yaşamına dokunulduğuna değindi.

Gelişmiş ve Gelişmekte Olan Ülkelerle İş Birliği

Türkiye’nin, Gazze, Suriye, Lübnan ve çeşitli bölgelerde insani yardım faaliyetlerine devam ettiğini söyleyen Erdoğan, Somali’deki ağır kuraklık ve çatışmalara dikkat çekti. Somali’deki yardım çalışmalarının, sulama projeleri ve sürdürülebilir kalkınma çözümleriyle desteklendiğine işaret etti. Sudan’da 30 milyondan fazla insanın insani yardım ihtiyacı bulunduğunu belirterek, gıda, ilaç ve lojistik destek sağlandığını, Nyala’da açılan Türk–Sudan Eğitim ve Araştırma Hastanesi ile bölgesel sağlık hizmetlerinin güçlendirildiğine vurgu yaptı. Ayrıca, Myanmar ve Bangladeş’teki Rohingya kardeşlere yönelik yardım çabalarını ve 2017’den beri sürdürülen sağlık projelerini açıkladı.

Küresel Salgın ve Aşılama Çabaları

COVID-19 salgını sürecinde, Türkiye’nin 160’tan fazla ülkeye aşılama ve ilaç desteği sağladığını belirten Erdoğan, bu adımla küresel dayanışmaya katkı sunduklarını ifade etti. Salgın döneminde, gelişmiş ülkelerin yanı sıra gelişmekte olan ülkelerin de ihtiyaçlarına cevap verildiğine işaret etti. Ayrıca, insani yardımların kalkınma ve sürdürülebilir kalkınma projeleriyle bütünleştirilmesine büyük önem verildiğini, Türkiye’nin bu çerçevede eğitimden kültürel miraslara birçok alanda önemli adımlar attığını sözlerine ekledi.

Filistin ve Orta Doğu’da Güncel Durum

İsrail’in Gazze’de uyguladığı kuşatma ve uluslararası hukuku hiçe sayan politikalar karşısında Türkiye’nin duruşunu yineleyen Erdoğan, 7 Ekim’den itibaren 61 binden fazla masumun hayatını kaybettiğini ve iki milyonun üzerinde insanın temel ihtiyaçlardan yoksun kaldığını vurguladı. Türkiye’nin, Gazze’ye 101 bin tondan fazla insani yardım ulaştırdığını ve UNRWA’ya destek olarak 40 milyon doları aşan insani kampanyalar düzenlediğine dikkat çekti. Filistin halkının özgür, onurlu ve müreffeh bir yaşam hakkı için tüm imkanlarla sahada olmayı sürdüreceklerinin altını çizdi.

Sonuç ve Ortak Değerler

Son olarak, küresel krizlerin ve jeopolitik gerilimlerin insani yardım faaliyetlerini zorlaştırsa da, Türkiye ve İspanya’nın ortak insani yaklaşımı ve dayanışmasıyla daha adil bir dünya inşa edileceğine inandıklarını belirtti. NATO kapsamında yürütülen tatbikatlar, düzensiz göçmenlere yapılan yardımlar ve kardeşlik bağları, bu ortaklığın güçlü göstergeleri oldu. Erdoğan, iki ülkenin insanı ve insani değerleri merkeze alan müttefikler olarak, küresel sorunlara karşı dayanışma ve iş birliğini sürdüreceklerini ifade etti.