Büyükelçiler Konferansı’nda dış politika ve küresel gelişmeler ele alındı

Büyükelçiler Konferansı başlıyor

Devletimizin geleneksel etkinliği olan Büyükelçiler Konferansı, bu yıl da büyük bir titizlikle hazırlandı ve gerçekleşiyor. Katılan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, konferansta yaptığı açıklamalarda, inşallah konferansın başarıyla sonlandırılacağına olan inancını dile getirdi. Konferansın düzenlenmesinde emeği geçen Dışişleri Bakanlığı ve ekibine teşekkürler sunuldu.

Erdoğan, devlette istişarenin önemli bir yer tuttuğunu, devlet aklının ise bu kültürden beslendiğine vurgu yaptı. 2008 yılından beri geleneksel hale gelen konferanslar, farklı temalarla organize ediliyor. Bu yılki konferansın ana başlıklarında barış, istikrar ve kalkınmayı hedefleyen dış politika unsurları öne çıkıyor.

Uluslararası sistemde yeni dönem

Son otuz yılda, uluslararası sistemde iki kutupluluktan çok taraflılığa geçiş yaşanırken, günümüzde ise çok kutupluluğa doğru eğilimler gözlemleniyor. İnsan hakları ve küresel adalet kavramları, artık daha fazla gündeme geliyor. Ancak, bu gelişmelerin insani krizleri, küresel eşitsizlikleri ve çatışmaları daha derinleştirdiği kaydedildi.

Erdoğan, bu durumu değerlendirerek, “Dünya çok kutupluluğa gidiyor” diyerek, günümüzdeki küresel dönüşümlerin ciddi sonuçlar doğurduğunu vurguladı.

İnsanlık tarihindeki trajediler

Son yüzyılın ilk yarısında başlayan ve iki dünya savaşına sahne olan süreçte, milyonlarca insan hayatını kaybetti. Holokost’un da bu dönemde insanlığın hafızasında derin izler bıraktığı ifade edildi. İkinci Dünya Savaşı sonrası kurulan uluslararası güvenlik mimarisi, benzer trajedilerin tekrar yaşanmaması amacıyla inşa edildi. Ancak, başarı konusunda ciddi sorunlar yaşanıyor. Ruanda’da 100 gün içinde 800 bin, Bosna’da ise utanç verici katliamlar gerçekleşti. Irak, Arakan, Somali ve Orta Afrika’da da milyonlarca sivil çatışmalar ve iç savaşlar nedeniyle hayatını kaybetti.

Suriye’de yaşanan insanlık dramı

Komşumuz Suriye’de 600 binden fazla Suriyeli, Baas rejimi saldırıları sonucu hayatını kaybetti. İşkence merkezlerinde yüz binler eziyet gördü ve milyonlarca Suriyeli, ülkelerini terk etmek zorunda kaldı. 13.5 yıldır devam eden çatışmalar sırasında, sivillere varil bombaları yağdırıldı ve uluslararası toplumun çoğu sessiz kaldı. Bu dramatik tablo, bölgedeki insani krizleri gözler önüne seriyor.

Gelişmeler devam ediyor ve bölgedeki insan hakları ihlalleri, çatışmaların ve iç savaşların boyutları gün geçtikçe artıyor.